16 Aralık 1969 Salı, Isparta…
TÖS Isparta Şubesi Başkanı İbrahim Sakarya haklı çıktı…
Isparta İl’inde 3 kişi boykota katıldı.
12 Aralık Cuma günü yaptığımız yönetim kurulu toplantısında ”Isparta Demirellerin şehri. Biz karar alsak bile boykota katılacak olanların sayısı bir elin parmakları sayısını geçmez bile…’
Demişti.
Yönetim Kurulu olarak destekleme kararı almamıza rağmen, Isparta İlkokullarından birinde öğretmen olan Ispartalı TÖS Şube Başkanı İbrahim Sakarya bile boykota katılmamakta bir sakınca görmemişti…
Yaklaşık 1500 öğretmenin görev yaptığı Isparta’da, üç yönetim kurulu üyesinden biri olan benimle birlikte Kız Öğretmen Okulu Müzik Öğretmeni Muammer Tomris ve Şehit Ali İhsan Kalmaz Lisesi Felsefe Öğretmeni Alaattin Şahintürk katılabilmişti.
Boykota katılan üç arkadaş da bu kadarını beklemiyorduk doğrusu.
Aklıma İbrahim Sakarya’nın Cuma günkü toplantımızda söylediği ” -Milli Eğitim Müdürü Sadık Güneş tam bir baş belasıdır. Boykota katılanların açığa alınmasının yanı sıra meslekten men edilmesi için de elinden geleni yapacaktır. Biliyorsunuz, hiçbir mazeret göstermeden ”görülen lüzum üzerine” sözcükleriyle onlarca arkadaş görevden alınmıştır…” sözleri geldi…
*****
Boykotun başladığı Pazartesi günü, müdür yardımcısı kimliğimle, okula zamanında gelmiştim. Benden biraz daha erken davranan okul müdürü koridorda beni bekliyordu. El işaretiyle odasına çağırdı.
-Neye karar verdiniz Akıncı öğretmenim…Derslere girecek misiniz?
-Hayır Müdür Bey. Öğretmenler kurulunda da söylediğim gibi, örgütlü kuruluş ve toplumlara inandığım için, bedeli ne olursa olsun, boykota katılacağım.
-Düşüncelerinize saygılı olup, sizi zorlamayacağım. Ancak sizin de diğer öğretmenlerime herhangi bir telkinde bulunmanıza izin vermeyeceğim. Bilgilendirmek istedim.
-Teşekkür ederim Müdür Bey. Herkes hür iradesiyle kendisine uygun olanı seçecektir. Kurulda düşüncelerimi söyledim. Bu aşamada hiçbir öğretmen arkadaşıma telkinde bulunamam. Müsterih olunuz lütfen…
-Hiç olmazsa okuldan ayrılmayın lütfen.
-Tamamdır Müdür Bey.
Diyerek odama gittim. Zil çaldığında dersim olan sınıfların birinden gelen sınıf görevlisi öğrenci yoklama defterini alırken,
-Öğretmenim…Derslerinize gelecek misiniz?
-Boykot süresince, 4 gün derslere girmeyerek dinlenmek istiyorum. Sizler sessizce derslerinize çalışarak, var ise eksiklerinizi tamamlayın lütfen…
Deyip öğrenciyi gönderdim.
Başta Isparta Eğitim Enstitüsü olmak üzere her dalda okulların olduğu Demirellerin şehrinde boykota katılan sadece üç kişi herkesin dikkatini çekmiş ve anında mimlenmiştik.
Mimlenmiştik mimlenmesine de, sözlü olarak ifade etmeseler de, başta okulumuz üçüncü katında misafir okul olan Eğitim Enstitüsü öğrencileri olmak üzere, Teknisyen Okulu öğrencileriyle Sanat Enstitüsü öğrencilerinin bir bölümünün kahramanı olmuştum.
Büyük Öğretmen Boykotu sonrasında, özellikle Isparta Eğitim Enstitüsü Öğrencileri beni hem kendilerine yakın hissetmişler hem da bana kahraman gözüyle bakmaya başlamışlardı.
Öyle ki Valilik binası önündeki Büyük Isparta Parkı’na ne zaman gitsem, girişteki kafede kafa dağıtmakta olan 10-15 Eğitim Enstitüsü öğrencisi ayağa kalkarak beni karşılar olmuşlardı…