Antik Efes Celsus Kütüphanesi
Mitolojiye göre, Atina Kralı Kodros’un oğlu Androklos tarafından, Apollon Tapınağı Kâhinin önerisi üzerine, Anadolu’nun Bereket Tanrıçası Kybele’nin eski tapınağının tam karşısında yer alan Bülbül Dağı’nın yakınında kurulmuştu Efes Antik Kenti.
Hristiyanların hacı olmak için ziyaret ettikleri kentlerden biri olan Efes Antik Kenti, kutsal bakire Meryem’in ve Hristiyan Azizlerinden biri olarak ilan edilen Aziz Jean ya da Tarsus doğumlu Vaftizci Yahya’nın burada yaşamış olmasından dolayı Hristiyan toplumları tarafından, inanç turizmi açısından, önemli bir kent olarak görülmektedir.
Sadece Hristiyan toplumlarınca değil, Efes’i görmeye gelen yerli yabancı birçok gezgin gördüğü eşsiz mimari yapılar karşısında şaşkınlığını gizleyemez. Doyumsuz bir zevkle yapıları izlerken, zamanda binlerce yıl geriye giderek tarihi bir yolculuk yapmanın da keyfini çıkarır.
Efes Antik kentinin şüphesiz en tanınmış anıtı Celsus Kütüphanesidir. Ticaret Agorasının sonunda, Kuretler Caddesinin başında, caddenin güney-doğuya kıvrıldığı küçük bir alanda konuşlandırılmıştır.
10 Eylül 2015 Perşembe, Efes…
Efes Antik Kentine düzenlenen turlarda kente giriş tercihi genelde, Meryem Ana yolu ile ulaşılan, üst kapıdan olur. Daha alçak seviyede bulunan alt kapıya doğru, az eğimli bir yoldan yürüyerek başlayan turlar, ziyaretçileri yormaz.
2011 Yılı Ekim ayında grup olarak geldiğimizde, üst kapıdan girmiş ve turu tamamlayarak alt kapıdan çıkmıştık. 2015 yılının Eylül ayında tekrar geldiğim Efes Antik Kenti ören yerine, bu kez alt kapıdan girdim.
Roma vatandaşlarının Efes’e girmek için mutlaka, sağlı sollu dev sütunlarla çevrili Arkadyos Caddesi’ni kullanırlarmış. Ben de bu caddeyi kullandım. Efes Harabelerini gezmek için kullanılan ve limandan Tiyatroya kadar uzanan bu cadde Helenistik dönemde yapılmış olmasına rağmen, İmparator Arkadiana tarafından onarılması nedeni ile Arkadyos ismini almıştır.
Efes harabeleri, Vedius Spor Kompleksi ve stadyumu, Efes Büyük Tiyatrosu ve Ticari Agora’yı gezip, fotoğraflamanın ardından, M.S. 4. yüzyılda Zafer Takı olarak yaptırılan Herkül Kapısından Celsus Kütüphanesi avlusuna geçiyorum.
Roma kütüphanelerinde bağış ve miras yolu ile kitap sağlandığı bilinmektedir. Celsus Kütüphanesi de Aquila Celsus tarafından babasının mirası ile babası onuruna yaptırılmıştır. Aquila kütüphanenin korunması ve kitap alınması için 25.000 altın parayı miras bırakması, Roma dünyasının miras yolu ile kitap sağlaması konusunda önemli örneklerden biridir.
Roma’nın kamu kütüphanelerinde yapı ile birlikte kitapların da kurulan bir vakıf sayesinde gelişmiş olmaları söz konusudur. Celsus Kütüphanesi de vakıf olarak kurulan kütüphanelere örnek gösterilebilir.
Kütüphanede yaklaşık 9.500 ile 12.000 arasında kitap rulosu bulunduğu tahmin edilmektedir.
M.S. 100 ile 110 yılları arasında Gaius İulius Aquila tarafından babası Senatör Tiberius Celsus için yaptırılmıştır. Yapının dış cephesi 17 metre yükseklikte ve 21 metre genişliğinde mermerden yapılmıştır. İki katlı olarak inşa edilen Celsus Kütüphanesi, özellikle sabahın ilk ışıkları ile ihtişamlı bir görünüme kavuşmaktadır.
Giriş duvarının hemen önünde, bodrum katında, dört parça heykel kaidesi ve birleşik başlıklar yer almaktadır. Her bir sütun bu başlıklara 90 derecelik açı ile kapanmakta ve zengin bir saçak oluşturmaktadır.
Ön cephe üç kapı ve kapılar üzerinde yer alan üç pencere ile görülür. Bu üç akse ve aralarındaki alanlar her katta sekiz plasterle sınırlandırılmıştır. Kapılar ve pencereler bu durumda üst yapı elemanlarını taşırlar. Üst yapı elemanları birinci katta kapıların arasında ve yanlarında içeri ve dışarı giren dört köşe kıvrımlar yaparlar.
Birinci kattaki üst yapıyı taşıyan sütunlar Tabernakları meydana getirirler. Bundan dolayı kapılar arasında yer alan serbest alanlara içlerinde heykellerin bulunduğu nişler yerleştirilmiştir.
Kütüphane salonunun kuzey ve güney duvarında üçer, batı duvarında ise dört niş yer almaktadır. Bu nişler 50 cm. derinlik, 280 cm. yükseklik ve 100 c m genişliğinde yapılmıştır.
Nişlerin iç kısmı kireçle sıvanmış ve çevresi mermer levhalarla kaplanmıştır. Ana salonu at nalı şeklinde çeviren nişler ile iki katlı bir galeri elde edilmiştir.
Celsus Kütüphanesi’nin harmanlanmış mimarisi görenler tarafından sadece Yunan ya da Roman uygarlığının bir ürünü olarak değil, modern, pahalı ve tiyatral bir kahraman olarak düşünülmektedir.
Kitaplığın üç giriş kapısı ve önündeki dar alan, sürprizli bir biçimde okuma salonuna açılır. Kütüphanenin salonuna mermer bir avludan sonra 9 basamak çıkılarak girilir.
Neme ve dolayısıyla kitapların rutubetlenmesine mani olmak için iç duvar, dış duvardan bir koridorla ayrılmıştır. Bu koridor salonu çepeçevre çevirmiştir.
Kimi araştırmacılara göre podyum olarak adlandırılan koridorun yapılış amacı okuyucu ile kitaplar arasında mesafe bırakmak için yapılmışken, kimi araştırmacılar estetik amaçlar ile yapıldığını belirtmişlerdir.
Kitaplık içinde varlığını hala koruyan bir de lahit yer almaktadır. Yapılan araştırmalara göre lahitin içinde kitaplığın kurucusu Celsus yatmaktadır. Ayrıca kütüphane dış yüzünün alt katında akıl, fazilet, bilgi ve anlayışı temsil eden 4 kadın heykeli yer almaktaymış. Bu heykellerin asılları Viyana Müzesinde yer almaktadır.