Sakız Adası panorama
Çeşme Ovacık koylarının en muhteşemlerinden biri olan Güvercinlik Koyuna tepeden bakan bir sitede konaklamaktayım. Ertürk Turizm şirketinden Sakız-Chios Adası turu satın almıştık. Sakız Adası ve bazı köylerini gezeceğiz satın aldığımız tur kapsamında. Bu nedenle 06,30’da kalkarak kahvaltımızı yaptık. Ulusoy Firmasının işletiminde olan Yeni limandan saat 09,00’da kalkacak olan feribota zamanında yetişebilmek için, en geç saat 08,00’de Çeşme Gümrük Müdürlüğü’nde olmamız gerekiyor. Konaklamakta olduğumuz siteden ayrılarak istenen saatte gümrük müdürlüğünde olduk. Gümrük ve pasaport kontrol işlemleri tamamlandıktan sonra feribota bindik, tam zamanında kalktı.
Ulaşımın yaklaşık 50 dakika sürdüğü normal feribota yeterli müşteri olmadığı için bizi de hızlı feribota almışlardı. Saat 09,00’da Çeşme’den ayrılan feribot 09,33’te Sakız limanına giriş yapmıştı. Limana girerken gördüğümüz yapılaşma ada hakkında hayal kırıklığı yarattı. Sakız limanı ve çevresindeki yapılaşmaya bakınca, Sakız Adası’nın turizme yönelik bir gelişme olmadığı anlaşılıyor. Turizmle yeterince tanışmamış olmasından ötürü, diğer Yunan adaları gibi Cruise gemilerinin çokça uğradığı bir liman değil diyor Sakız’da bizi gezdirecek olan rehberimiz. Turist olarak ziyaretçilerinin çok büyük bir bölümünü Türkiye’den gelenler oluşturuyor. Yine rehberimize göre daha çok Türk ziyaretçi çekebilmek için, Sakız Kalesi içinde, Osmanlı döneminden kalma Türk Mahallesi restore edilmekteymiş.
Gümrük ve giriş işlemlerinin yapılacağı liman bölgesine yanaşan feribottan iniyoruz. Chios Port Police’de gümrük işlemleri süratle ve kolaylıkla tamamlanıyor. Sakız Adası’na resmen giriş yapıyoruz. Ertürk Turizm’in limandaki acentesi önünde toplanıyoruz. Rehberimiz saat 11,00’e kadar serbest zamanımız olduğunu, bu süre içerisinde adanın yönetim merkezi, Mecidiye Camisi ve savunma kalesini gezebileceğimizi söylüyor.
Sakız Adası bölge yönetimi, ziyaret etmekte olduğumuz aynı adla anılan büyük bir adanın yanı sıra Psara ve Oinousses adlarında küçük ama iki önemli adadan oluşmaktadır. Yönetim merkezi olan Chios-Sakız Adası, Akdeniz’de en iyi şekilde korunabilmiş, Ortaçağa has savunma ağlarından birine sahip. Halen ayakta kalabilmiş olan kaleler, kuleler, gözetleme kuleleri ve korunaklı yerleşim yerleri bunun en iyi kanıtlarıdır. Gerçekten de kayda değer bir savunma ağı sistemi olan bu yerleşim yeri, Akdeniz’deki buna benzer yerlerle ortak özelliklere sahiptir. Aynı korunma ve savunma ağlarından birini de Rodos’ta görmüştük geçen yıl Eylül ayında.
Adanın ortaçağa ait geçmişi, şehir merkezinde olduğu kadar köylerinde de bulunan, bu döneme ait tarihi eserlerin üzerindeki Bizanslılara, Cenevizlilere ve Venediklilere ait öğelerle dolu kabartmalarda da kendisini göstermektedir. 1566-1912 yılları arası adada Osmanlı Dönemi… 346 yıl adayı yöneten Osmanlılar sadece vergi toplamakla yetinmişler. Adaya damla sakızı nedeniyle ayrıcalıklı davranmışlar. Türkler Yahudilerle adadaki kale içinde yaşamışlar ve vergi muhasebesinde önemli rol almışlar. Kale içinde hala bir Türk Mahallesi mevcut… Sakız adası 1912’de Yunanistan’a bağlanmış.
Sakız Adası’nın ekonomik motoru yüzlerce yıldır sakız ve sakız ürünleri olmaktadır. İlaçta, kozmetikte, sabunda, şampuanda, kremde yer aldığı gibi rakı ve likör içinde de yer almaktadır. Sakız Rakısı ve Sakız Likörü en çok tercih edilen sakız ürünleridir. Sakız adası başta mastic dedikleri sakız, çam fıstığı ve zeytin gibi doğal ürünleri ile meşhur… Skinos olarak adlandırdıkları Sakız ağacını ve meyvesi sakızın değeri 5.yüzyıl’da gezginler tarafından fark edilmiş. Rivayete göre ağzında yara olan gezginler dinlenmek için bu ağacın altında mola verdiklerinde ağacın altına akan reçineyi ağızlarına atıyorlar ve bir süre sonra bu reçinenin ağızdaki yaralara iyi geldiğini fark ederek sakızın anti bakteriyel özelliğini keşfediyorlar.
Rehberimize göre; Ada Bizans, Ceneviz, Osmanlı dönemlerinde olduğu gibi günümüzde de denizcilik alanında kuvvetli güç olmayı sürdürüyor. Adanın yeni yetişen gençleri eğitimlerini ABD’de sürdürüyor. Böylece adanın ABD’de yaşayan Sakız’lılar ile iletişimi ve ticareti devam ediyor. Denizcilik ve deniz ticareti bu adanın ekonomik ve kültürel açıdan gelişmesinde büyük bir rol oynamış.
Rehberimizin önerisi doğrultusunda Ertürk Turizm acentesi önünden, Çeşme’den elimizi uzatsak tutacakmışız duygusu veren Sakız Adası’nın, ana meydanına ulaşıyoruz önce. Halk Meydanı olarak da adlandırabileceğimiz meydan çevresinde; Makarios’un bir heykelinin de bulunduğu ada yönetim binaları, Bizans Müzesine dönüştürülen Mecidiye Camisi, bankalar, Merkez Bankası, Belediye Sergi Evi ve meydanla bağlantılı ünlü caddeleri bulunmaktadır. Bu önemli yapıların çevrelediği meydanın ortasında anıtsal ve zarif bir çeşme, meydanın arkasında da asırlık palmiye ağaçlarının süslediği, bizim belediye parkı olarak tanımladığımız, güzel bir ‘’Halk Bahçesi’’ bulunmakta…
Meydanda bir tur attıktan sonra, önce Halk Bahçesi’ne giriyoruz. Etniki Kipos olarak adlandırdıkları halk bahçesinin girişi ve girişin iki yanında adaya emek vermiş ünlü kişilerin büstlerine rastlıyoruz. Parkın tam ortasında da 1822’de Osmanlıya isyan bayrağını taşıyan ünlü denizci Amiral Kanaris’in heykeli bulunuyor. Halk Bahçesi gezilip, fotoğrafları çekildikten sonra Mecidiye Camisi’ni ziyaret etmek istiyoruz. 1843 yılında adayı ziyaret eden Abdülmecit namaz kılacağı bir cami bulamayınca, İstanbul’a döndükten sonra bu caminin yapılmasını emretmiş. 1846’da tamamlanıp, ibadete açılan Cami 1912 yılından sonra Bizans Müzesi’ne dönüştürülmüş.
Bizans Müzesi’ne dönüştürülmüş olan Mecidiye Camisini gezmeden ayrılıyoruz. Ana meydandan geçerek, şehrin kalbinin attığı Aplotarias Caddesi’ne giriyoruz. Caddenin adı Yunancada ‘’Sermek’’ anlamındaymış. Eskiden bu caddeye serilen halılar ve ipekli kumaşlar bu adın verilmesine neden olmuş. Cadde ticaretin ve alışverişin kalbi… Çevresindeki binalar iki-üç katlı olup, bazıları Osmanlı izlerini taşıyor. Alaçatı Çarşısı sokaklarına benzettim. Aplotarias Caddesi’ne dik ara sokaklar genellikle limana ulaşıyor. Sıcak yaz günlerinde hava akımlarının oluştuğu bu daracık sokaklarda minik kafeler yerini almış. Cadde hafif bir eğimle küçük bir meydana ulaşıyor. Meydanda Sakız’ın ve Yunanistan’ın en ünlü kütüphanesi Korais’in yanı sıra Metropolitlik Kilisesi ve Yunanistan’ın Ege Üniversitesi’nin Sakız Adası Merkezi yer alıyor.