Yuvarlakçay Köyceğiz Muğla
Köyceğiz ve Ortaca arasında kalan Topgözü Kanyonunda bulunan Yuvarlak Çay, Sandras Dağının kar sularından besleniyor. Dalaman’ın yaklaşık 30 km kuzeyinde bulunan Yuvarlak Çay’a ulaşmak için Muğla-Fethiye karayolunda yaklaşık 6 km gittikten sonra Beyobası yönünde sağa dönüyor ve yaklaşık 10 km daha giderek Topgözü restorana ulaşıyoruz..
Türkiye’nin ‘‘yeryüzü cenneti’’ olarak anılan Muğla’nın ‘soğuk cenneti’ ise Yuvarlak Çay olsa gerek diyor burasını ziyaret eden gezginler. Bu görüşe biz de katılıyoruz. Gerçekten de burası çayın akışıyla serinleyen ferah havası ve suya girme cesareti gösterenleri çığlık çığlığa bırakacak kadar soğuk suyuyla Muğla’nın eşsiz güzellikteki yerlerinden biri.
12 Haziran 2019 Çarşamba…
Muğla’nın bir ilçesi olan Dalaman’ daki ilk tesis olan Club Onat Garden tatil köyünde konaklamaktayız. Yemyeşil doğası ve eşsiz mimari yapısıyla dikkat çeken Tatil Köyümüz, yüzme havuzları, sosyal aktivite alanları ve etrafını çeviren güzel manzarasıyla mutluluğumuza mutluluk kattı.
Açık mutfaklı dairemizde sabah kahvaltılarını yaptıktan sonra Ege’nin cennet koylarını ve yerleşim yerlerini gezmeyi ve tanımayı sürdürüyoruz. Pazar günü dünya cennetlerinden biri ve yat turizminin başkentini Göcek beldesini gezmiş, Pazartesi günü Kayaköy ile Ölüdeniz programımızı gerçekleştirmiş, Salı günü de Sarıgerme plajlarında konaklamıştık. Bu gün programda Yuvarlak Çay ve Dalyan var.
Saat 09,15’te konaklama yerinden ayrılarak Muğla Fethiye Karayoluna çıktık. Yaklaşık 20 km sonra sağa saparak, Beyobası yoluna girdik ve 12 km sonra Yuvarlakçay tesislerine ulaştık. Arabamızı park ettikten sonra eşimle aile dostumuz Hülya su şırıltılarının eşliğinde çaylarını yudumlarken ben de çevreyi tanımaya ve fotoğraflamaya çalıştım.
Topgözü kanyonunda bulunan çay çevresinde 20’den fazla restoran işletmesi bulunuyor. Sabahtan öğle saatine kadar kahvaltı hizmeti verilen bu restoranlarda, öğleden sonra ve akşam saatlerinde ise alabalıktan, tandıra, kavurmaya ve yoğurtlama olarak bilinen patates, patlıcan, biber kızartması kadar çok sayıda leziz yemeği yeme olanağı var. Fiyatlar da öyle çok yüksek seviyelerde değil, kişi başı kahvaltı ortalama 20-25 lira. Yemekler de türüne göre 10-30 lira civarında değişiyor.
Kahvaltılarını yapmış olanların bir bölümü kendilerini çayın soğuk sularına bırakmak istemişlerdi. Bazıları birkaç denemeden sonra çoğunlukla vazgeçti. Çünkü suyun sıcaklığı yaklaşık 6 derece civarındaydı. Bu nedenle merdivenle yavaş yavaş suya girmek yerine, bazı konuklar suya balıklama atlayarak sorunu çözdüler. Suya atlayan genç arkadaşlardan biriyle konuşuyor ve izlenimlerini soruyorum. Yorumu oldukça ilginç ti…
”Suya atladığınız zaman zihninizde beliren dışarı çıkma hatta kaçma isteği, çıkmak için merdivene adım attığınız anda ‘‘suya tekrar girmeliyim’’ e dönüşüyor. Eğer buraya geldiyseniz suya atlamadan kesinlikle dönmeyin derim.”
Tesisler bu atlayışı daha eğlenceli bir hale dönüştürmek için çay üzerine ahşap salıncaklar kurmuş. Dileyenler sallanarak suya atlıyor dileyenler ise sadece suyun üzerinde salınıp, fotoğraf çekilmekle yetiniyor. Eşim sadece sallanmakla yetindi, iyi de yaptı.
Saat 12,00 civarında yemek siparişimizi alabalık olarak verdik. Yemekten sonra eşimle birlikte çayın yamacında bulunan bungalovları gezmek için yönetimden izin alıyoruz. Tüm odaların klimalı olduğunu görüyoruz. Odalarda televizyon, mini buzdolabı ve elbise dolabı bulunuyor. 2 kişilik bir odada, kahvaltı dâhil konaklama ücretin 300 TL olduğunu söylüyor görevliler.
Oldukça mutlu kaldığımız tesisten saat 13,00 civarında ayrılarak rotamızı 25 km güneybatıda bulunan Dalyan’a çeviriyoruz.