Ankara Kuğulu Park

Ankara’nın Kavaklıdere Mahallesinde bulunan Kuğulu Park; Tunalı Hilmi Caddesi, Polonya Caddesi ve Atatürk Bulvarı arasında, 100 000 m2 lik bir alan üzerinde bulunmaktadır. Atatürk Bulvarının bitimine yakın, kavşaktan önce, sol kolda içine daldığımız ağaç denizi birden yoğunlaşır ve doğanın yeşili ile bütünleşmiş masmavi bir göl, adeta cennetten çıkmış bir su denizi ve içindeki zarif kuğular beliriverir. Burası, Ankara Kuğulu Parktır.

1950 li yıllarda, içinden dere geçen bir kavaklık olan arazi, 1958 yılında Ankara Belediyesi tarafından park haline getirilmiştir. Kuğuları ile Ankara Kavaklıdere Semtinin simgesi haline gelmiş olan Kuğulu Park, halka açık yeşil alanlardan en ilgi çekici olanıdır. Yılın her mevsiminde Ankaralıların ilgi duydukları ve uğramaktan büyük keyif aldıkları bir mekândır.

Kurulduğu yıllarda, Viyana Belediyesi tarafından hediye edilen nadide kuğular nedeniyle, adı Kuğulu Park olarak anılmaya başlamıştır. Başlangıçta pek ilgi görmeyen park, 1973–1977 yılları arasında Ankara Belediye Başkanlığını yürüten Vedat Dalokay zamanında yapılan özel bir yenilenme çalışmasından sonra popüler olmuştur. Kuğuları, kazları, ördekleri, tavukları ve oldukça kalabalık olan güvercinleriyle birlikte, parkta, bilinen 24 kuş türü bulunmaktadır.

Bitki topluluğu açısından bakıldığında ise, doğal bitkiler içinde yer alan kavak, leylak, erguvan, çeşitli çalı gruplarıyla birlikte mevsimlik çiçekler de yer almaktadır. Parktaki havuzun yanı sıra çocuk oyun alanları ve Atatürk Bulvarı tarafında bir kafeterya bulunmaktadır. Parkın Tunalı Hilmi Caddesi girişinde Ümit Öztürk’ün Tunalı Hilmi Heykeli yer alırken, bir başka bölgesinde Muzaffer Ertorun’a ait Öpüşenler heykeli yer alır.

 

19 mayıs 2012 Cumartesi, Kavaklıdere Ankara…

Kuğuları ile Ankara Kavaklıdere Semtinin simgesi haline gelmiş olan Kuğulu Park, halka açık yeşil alanlardan en ilgi çekici olanıdır. Yılın her mevsiminde Ankaralıların ilgi duydukları ve uğramaktan büyük keyif aldıkları bir mekândır. Benim de sıkça uğramaktan büyük keyif aldığım Kuğulu Parkı, bu kez anneler gününde öğleden sonra ziyaret ettim. Anneler çocuklarıyla, gençler sevgilileri ile orta yaşlılar da eşleri ve çocuklarıyla parkta yerlerini almışlardı. Ben, hem kafa dağıtmak hem de fotoğraf çekmek için uğramıştım.

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Parkta, gün doğumu ile birlikte; fıskiyeli havuzda neşeyle süzülen kuğuların dansına, ışıkla senkronize olan suyun dansı eşlik eder. Asırlık ağaçların gölgesinde oturanlar, Kuş cıvıltıları arasında, çiçeklerin ve ağaçların etrafa yaydıkları huzur verici ve dinlendirici kokular arasında, fıskiyeden çıkan suyun şırıltısı ve ağaç yapraklarının titreşiminin yaydığı huzur verici sesler eşliğinde dans eden kuğulara kenetlenir, durgun suda yüzen kuğulardan kendilerini alamazlar. Bazen, oturdukları sıralara, başka birkaç kişi daha oturup, kalkmıştır ama sizin gözleriniz hala suda dans eden kuğuları izlemektedir.

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Neden sonra silkinir, tatlı bir rüyadan uyanır gibi tatlı tatlı gerindikten sonra, çevrenize göz atar, sonra da saatinize bakarsınız. Kendi kendinize ‘’ Oooo… Amma da çok oturmuşum haa…’’ deyip, yavaşça kalkarsınız oturduğunuz sıradan. Masalımsı bir ortamdan, gerçek dünyaya dönebilmek için, kollarınızı yukarı kaldırıp gerindiğinizde ise altında oturduğunuz asırlık ağaçlar dillenir adeta… Ağaçlar, bu aylarda ilkbahar zenginidirler. Sessiz, sakin, yemyeşil bir ağaç deniziyle kucaklaşmış masalımsı ve masmavi bir göl ve gökyüzü hayal edin. Şehirden ve stresinden, yoğun trafiği ve çalışma temposundan uzakta kalıyorsunuz bir süre.

Ankara Kuğulu Park

Ankara Kuğulu Park

İlkbahar zengini olan ağaçlar, bu zenginliklerini arılarla paylaştıkları gibi sizlerle de paylaşmayı severler. Gözlerinizi, gökyüzünden fıskiyeli havuza çevirdiğinizde, usta bir ressamın tuvalinde gördüklerinizi, göldeki suda görürsünüz. Göldeki su usta ressamın tuvali olarak karşınızda durmaktadır. Kuğuların başrolü oynadığı bu tuvalden istemeyerek gözlerinizi ayırır ve Kuğulu Parkın bir başka bölgesine geçerek, ortamın tadını bir süre daha çıkarmak istersiniz. Bir önceki yıla, burada sevgilinizle tanıştığınız ilk güne, bazen de benim gibi gençliğinize, 30–40 yıl öncesine dönersiniz. Sonra da istemeyerek parktan ayrılır, Tunalı Hilmi Caddesine bırakırsınız kendinizi

Ankara Kuğulu Park

Ankara Kuğulu Park

Ankara’nın Kavaklıdere Mahallesinde bulunan Kuğulu park; Tunalı Hilmi Caddesi, Polonya Caddesi ve Atatürk Bulvarı arasında, 100 000 m2 lik bir alan üzerinde bulunmaktadır. Atatürk Bulvarının bitimine yakın, kavşaktan önce, sol kolda içine daldığımız ağaç denizi birden yoğunlaşır ve doğanın yeşili ile bütünleşmiş masmavi bir göl, adeta cennetten çıkmış bir su denizi ve içindeki zarif kuğular beliriverir. Burası, Ankara Kuğulu Parktır.1950 li yıllarda, içinden dere geçen bir kavaklık olan arazi, 1958 yılında Ankara Belediyesi tarafından park haline getirilmiştir.

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Kurulduğu yıllarda, Viyana Belediyesi tarafından hediye edilen nadide kuğular nedeniyle, adı Kuğulu Park olarak anılmaya başlamıştır. Başlangıçta pek ilgi görmeyen park, 1973–1977 yılları arasında Ankara Belediye Başkanlığını yürüten Vedat Dalokay zamanında yapılan özel bir yenilenme çalışmasından sonra popüler olmuştur. Günümüzde; kuğuları, kazları, ördekleri, tavukları ve oldukça kalabalık olan güvercinleriyle birlikte, parkta, bilinen 24 kuş türü bulunmaktadır.

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Bitki topluluğu açısından bakıldığında ise, doğal bitkiler içinde yer alan kavak, leylak, erguvan, çeşitli çalı gruplarıyla birlikte mevsimlik çiçekler de yer almaktadır. Parktaki havuzun yanı sıra çocuk oyun alanları ve Atatürk Bulvarı tarafında bir kafeterya bulunmaktadır. Parkın Tunalı Hilmi Caddesi girişinde Ümit Öztürk’ün Tunalı Hilmi Heykeli yer alırken, bir başka bölgesinde Muzaffer Ertorun’a ait Öpüşenler heykeli yer alır. Ümit Öztürk ve Muzaffer Ertorun, açık alanlar heykeltraşları (Taş Yontucuları) olarak biliniyor.

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Her ikisinin de, başta İstanbul olmak üzere, yurdun değişik illerinde düzenlenmiş açık alan heykellerinin başına gelen kalmamış. Çayyolu’ndaki Park Caddesi’nin girişinde Yenimahalle Belediyesi’nin yaptırdığı çocuk figürü heykelleri kimliği belirsiz kişiler tarafından kırıldı. Türündeki haberleri Ümit Öztürk ve Muzaffer Ertorun için de zaman zaman gazetelerde okuyoruz.2006 yılında, Çankaya Belediyesi ile Kolleksiyoncular derneğinin ortaklaşa çalışması ile parkın Tunalı’daki girişine, Tunalı Hilmi’nin heykeli dikilmiştir.

Tunalı Hilmi Kimdir?

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Tunalı Hilmi; Osmanlının son dönemleriyle Türkiye Cumhuriyetinin Kuruluş döneminde etkin rol almış siyaset adamlarımızdan biridir.Jön Türk ve Türkçülük hareketlerine önderlik etmiştir. Eserlerinde Öz Türkçe kullanmış ve Halkçı-Türkçü geleneğinin en önemli kişilerinden biri olmuştur. Türkiye’de Halk Hâkimliği Bir Şart-Bir Dilek adıyla yayınladığı eseri, ayrıntılı bir anayasa tasarısıdır. Fransızca yazılmış olan bu tasarı, daha sonra, Halk Hâkimiyeti Risalesi ve Anayasa Tasarısı olarak Türkçeye çevrilmiştir. Nitekim başta Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Kürsüsü arkasındaki duvarda ‘’Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir’’ sözünün önem kazanmasını sağlayanlardan biridir.

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Osmanlı Mebusan-ı Meclisinde Milletvekili olarak görev almıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisinde de Bolu Milletvekili olarak görev yapmış, Anayasa Komisyonu çalışmalarına katılmıştır.1923 yılında, seçim kanunlarının tartışılması sırasında; 20 000 erkeğin bulunduğu bölgelerin seçim çevresi olarak tanımlanması tartışmalarında, kadınlardan hiç söz edilmemesi üzerine, Kurtuluş Savaşını birlikte kazandığımız kadınların, hiç olmazsa sayıma girmesini önermiştir. Ayaklarıyla yere vurarak ve elleriyle sıra kapaklarını vurarak kendisini protesto edenlere verdiği yanıt ibretliktir. ‘’Ayaklarınızı vurmayınız efendiler! Benim mukaddes analarımın, mukaddes bacılarımın başına vuruyorsunuz ayaklarınızı. Hakikatlere tahammül edemiyorsunuz.’’ Demiştir. Tunalı Hilmi, 22 Kasım 1922 de, İstanbul’da vefat etmiştir.

Kuğulu Park Ankara

Kuğulu Park Ankara

Tarihi ve doğal güzelliğinin yanında, Ankaralıların da sahip çıkması sonucunda, Kültür Bakanlığı Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunca, park korumaya alınarak birinci derece SİT alanı ilan edilmiştir. Atatürk Bulvarının yenilenme çalışmaları kapsamında Kuğulu Alt geçidi yapılırken, parkın yola gitmesi tehlikesine karşı, başta Kavaklıdere çevrecileri olmak üzere, Ankaralı çevreciler mükemmel bir dayanışma göstererek, konuyu sürekli gündemde tutmuşlardır. Yaşasın Ankaralı çevreciler. Kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Kuğu Gölü Balesi

Ankara Kuğulu Park

Kuğulu Park, Ünlü Rus Bestecisi Çaykovski’nin dört perdelik Kuğu Gölü Balesini hatırlamama neden oldu. Birkaç kez seyretme fırsatını bulduğum Kuğu Gölü Balesinin hikayesini özetlemeye çalışacağım. Eserde, büyücü Rodhar tarafından kuğuya dönüştürülen Prenses Odette sadece geceleri kısa bir süre insana dönüşür. Prens Siegfried, sarayında 21. yaş gününü kutlamaktadır. Bu kutlama aynı zamanda kendisine bir eş seçme şenliğidir. Annesi de oğlunun evlenme yaşına geldiğini düşünerek; evlenme çağındaki genç, güzel ve asil kızları baloya davet etmiştir.

Ankara Kuğulu Park

Ankara Kuğulu Park

Dans eden genç kızlar, Prens’in ilgisini çekmeye çalışmaktadırlar. Hoşlanacağı bir genç kıza rastlayamayan Prens sıkılır ve arkadaşlarıyla saraydan ayrılarak, avlanmaya çıkar. Ormanın derinliklerinde yürürken, doğanın yeşili ile bütünleşmiş masmavi bir göl, adeta cennetten çıkmış bir su denizi, içindeki zarif kuğular ile  beliriverir. Başındaki taçla yüzmekte olan güzel bir kuğu aklını başından alır. Arkadaşlarının avlanmalarını söyleyerek, kuğuyu gizlice seyretmeye başlar. Bir ara, başında taç olan kuğu ile diğerlerinin birer genç kıza dönüştüğünü görür ve o anda aşık olur Taçlı Kıza. İsmi Odetta’dır. Kötü büyücü, kıskançlığından, Prenses Odetta ve arkadaşlarını kuğuya dönüştürmüştür.

Ankara Kuğulu Park

Ankara Kuğulu Park

Büyünün bozulabilmesinin tek koşulu ise , bir erkeğin, Odetta’ya bütün kalbiyle aşık olması ve bağlanmasıdır. Prens tam aşkını ve bağlılığını Odetta’ya  söyleyecek iken kötü büyücü sahneye çıkar, Odetta’yı elinden alır ve diğer genç kızları kuğuya dönüştürerek, tekrar göle gönderir. Sarayda, yaş günü kutlaması sürmektedir. İkinci gece, büyücü, kendi kızını Odetta’ya benzeterek yaş günü kutlamalarına katılmasını sağlar. Odetta’nın geldiğini zanneden Prens, O’nunla dans eder ve tam aşkını söyleyeceği anda büyücü aklına gelir ve kendisini pencereden seyretmekte olan Odetta’yı görür.

Ankara Kuğulu Park

Ankara Kuğulu Park

Aşkını söylemek için Odetta’nın peşinden gider, göl kıyısında Odetta’ya yetişir,  ancak sahneye çıkan büyücü engel olmaya çalışır. Prens büyücü ile savaşır. Odetta ile birlikte göle düşerler ve gizemli bir biçimde gökyüzüne doğru yükselirler. Bu arada, diğer genç kızlar, büyücü ve kızını göle atarak, onlardan kurtulur ve büyü ortadan kalkar. Kendimce biraz değiştirerek, hikayenin sonunu mutlu bitirdim, varsa kusurumuz affola.

Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine…

Share Button
3098 cevaplar

Yorumlar kapalı.