İğneada Longoz Ormanları

İğneada Longoz Ormanları

İğneada Longoz Ormanlarıİstanbul’dan saat 06.45 te başlayan günübirlik Rezve Deresi-Dupnisa Mağarası-İğneada Lagünleri-Longoz Ormanları-Limanköy turumuzun dördüncü aşaması olan Longoz Ormanları bizi bekliyor. İğneada lagünlerini gördük ve Mert Gölü piknik ve kamp alanındayız. Geldiğimiz İki tur otobüsünde; konuklarla birlikte tur rehberi, rehber yardımcısı, otobüsün kaptanı ve yardımcıları olmak üzere toplam 90 kişi bulunuyor. Kalabalık bir grup olmasına rağmen hiçbir sızıntı ve problem çıkmadı.

İğneada Longoz OrmanlarıOldukça neşeli bir havada geçiyor gezimiz. Bunda, başta rehberlerimiz olmak üzere kaptanların da payı var. Mert Gölü kıyısındaki kamp alanından ayrılıyoruz. Bindiğimiz tur otobüsleriyle 10 dakikalık bir yolculuktan sonra, Mert Gölü etkisinde varlığını sürdürmekte olan Mert Longozu ya da Koca Longoz girişine ulaşıyoruz. Arkadaşlar diye başlayan rehberimiz İğneada da 3 longoz bulunduğunu söylüyor. Bölgede sırasıyla, kuzeyden güneye doğru Erikli Gölü Longozu, Mert Gölü Longozu ve Saka Gölü Longozu yer alıyor. İğneada Longoz Ormanlarıİçlerinde Mert Gölü Longozu en büyük olanıymış. İğneada’daki bu longozlar Avrupa’nın en büyük ikinci longuzu durumundaymış. Longoz ormanları, su basar ormanları olarak bilinir. Biraz da yağmur ormanlarına benziyorlar. Istranca dağlarından kopup gelen derelerde, kaynak ve yağmur suları ile birlikte, yeterli miktarda alüvyon da beraberinde gelmektedir. Böylelikle, Karadeniz ile bağlantısı kesilen su kütleleri oluşur ki lagün gölleri adı verilen oluşumlar gerçekleşir. İğneada Longoz OrmanlarıLagün İtalyanca “laguna” sözcüğünden gelmekte olup, Venedik etrafındaki sulara atıfta bulunulmaktadır. Venedik lagünü örnek gösterilmiştir. Türkiye’de  lagünlere en güzel diğer bir örnek Muğla’nın Fethiye İlçesindeki Ölüdenizdir. Ayrıca Samsun’da Kızılırmak Deltası’nın kuzey batı kesimlerinde de tipik örnekleri bulunmaktadır. Su kaynakları açısından asıl önemli olanlar ise Marmara Bölgesi’ndeki Büyükçekmece Gölü, Küçükçekmece Gölü, Durusu Gölü olarak bilinen Terkos Gölü’dür.

İğneada Longoz OrmanlarıLagün gölleri, denizle olan bağlantıları kesilmiş olduğundan, bu lagünlere ulaşan derelerdeki su miktarı arttığında, komşusu olan ormanları su basar. Böylelikle, lagün sahasında bulunan ormanlar yağmur ormanlarına dönüşürler. Longoz Ormanları olarak bilinen İğneada’daki ‘’Su Basar Ormanları’’nda 610 bitki, 314 böcek, 233 kuş, 47 memeli, 25 sürüngen, 28 balık türü yaşamaktadır. Bölgede iç içe geçmiş onlarca ekosistem oluşmuş. Bu ekosistemlerin korunması gerekiyor.

İğneada Longoz Ormanlarıİstanbul Büyükşehir Belediyesi Melen Çayı’ndan yeterli su alamayınca, İğneada lagünlerini besleyen derelerden biri olan Rezve Deresi’ne gözünü dikmiş durumda. Tura katılmadan önce internetten yaptığım araştırmalara göre, Rezve Deresi suyunun İstanbul’a aktarılması lagün göllerini ve bölgedeki iç içe geçmiş ekosistemi yok edecektir. Diye düşünüyordum ki, rehberimiz bizlere bir soru sordu. Rezve Deresi’ndeki  “bir avuç su” alınırsa ne olur? Tur grubundaki arkadaşlar olası sonuçları şöyle açıkladılar. Su basar ormanları artık su basmaz.İğneada Longoz OrmanlarıAvrupa Kıtası’nın son ve en büyük korunan alanını yok edersiniz. Longozlar yok olur. Longozları gençleştiren, çeşitliliği sağlayan en önemli etken her yıl sularla kaplanmasıdır. Su giderse, önce çeşitlilik gider, ardından da binlerce hektarlık orman yok olur. Koruma altındaki Bitki çeşitliliği yok olur.  Longozlarda yaşayan 544 tür bitki yok olur. Bu bitkilerin 3 tanesi endemik ve 11 türü de küresel ölçüde tehlike altında bitkilerdir. Korunması gereken Memeli Hayvan çeşitliliği ve yaban hayatı biter.

İğneada Longoz Ormanları310 tür böcek, 28 tür balık, 46 türemeli hayvan, 194 tür kuş ve 17 tür sürüngenin yaşam alanları kaybolur. Derelerden çok fazla miktarda su geldiğinde lagünler patlamakta ve deniz canlılarının ihtiyacı olan plaktonlar ve lagünlerin çökeltileri deniz ekosistemlerine aktarılmaktadır. Patlayan Erikli, Mert, Saka ve Deniz gölleri patlayamaz. Deniz canlılarının ihtiyacı olan planktonları ve siltasyon içeriklerini körfeze boşaltarak deniz ekosistemindeki canlıların beslenmesi için önemli bir görevi yerine getirilemez.

İğneada Longoz OrmanlarıLagün patlamaları Balıkçılık açısından önemli olan, palamut ve lüfer gibi balıkların İğneada Körfezi’ne gelmelerini sağlar. Sular körfeze akmazsa balıkçılığın da sonu gelir. Bilimsel veriler göstermiştir ki Mısırlıların Nil nehri üzerine Asuan barajını inşa etmelerinden sonraki yıllarda Akdeniz’deki balıklar yüzde 40 azaldı. Bu demektir ki sularımız denize boşa akmıyor. Longozları tuzlu su basar. İrili ufaklı birçok derenin getirdiği sularla oluşan ve denizle longozlar arasında kalan göller, longoz ormanları için adeta bir sigortadır.

Lagünler doğal tatlı su perdesi oluşturarak, denizle aynı seviyedeki ormanlara alttan ve üstten tuzlu deniz suyu girişini önler. Bölgedeki toprağın tuzlanması, yöredeki meyvecilik, kavakçılık, hayvancılık, ormancılığı olumsuz etkileyecektir. Lagünler, göller ve longoz ormanları konusundaki bilgilerimiz tazelenirken ormanın derinliklerine doğru da bir hayli yol almıştık. Mevsimin kurak geçmesi nedeniyle, fazla çamura ve suya batmadan Mert Longozu’nu gezdik. Bolca fotoğraf çektiğimiz ilginç bir gezi oldu.

Share Button