Malaga Endülüs İspanya
Gezginlerin Dünyadaki Cennet olarak tanımladıkları Malaga, Endülüs’e yolculuk yapanların giriş kapısı aynı zamanda. Yılın 300 günü güneşli olan 160 km’lik Costa del Sol, kelimenin tam anlamıyla Malaga’ nın Güneş kıyılarını ifade ediyor.
Endülüs Özerk Topluluğunda, kıyı kasabalarından ve yerleşim yerlerinden oluşan bir bölgedir Costa del Sol. Bir bakıma Malaga’ nın kıyı şerididir. Yabancı konuklar içinse Costa del Sol, Dünyanın en iyi plajları demektir.
Malaga Picasso’nun doğduğu ve çocukluğunu geçirdiği şehir aynı zamanda. O yüzden adım başı Picasso ile ilgili olarak ‘’Burada oturmuştu, burada okula gitmişti.’’ şeklinde tabela ya da bilgiye rastlamak mümkün. Malaga’ daki Picasso müzesi görülmeye değer yerlerden biri. Zamanımız olursa gezmeyi düşünüyoruz.
Muelle Uno olarak adlandırılan Modern Malaga limanının yenilenmesi ve yeniden yapılandırılması sırasında, 100 yıllık tropikal parkın ortasından geçen 700 metre uzunluğunda bir etkinlik caddesi oluşturularak Paseo Parque olarak adlandırılmış. Malaga’ daki festivallerin düzenlendiği bir cadde olarak biliniyor.
Park Caddesinin kuzeyinde Mağribilerin ”El Kasaba” dedikleri Alcazaba Kalesi yer alıyor. Malaga şehrinin başyapıtlarından biri olan Alcazaba 11. yüzyıldan kalma egzotik galeri ve bahçeleriyle bir Dünya Cennetiydi. Alcazaba’ daki kapılar ve dekoratif yollar Romalılar tarafından yapılmıştı.
Malaga 1279’da Muhammed II Ben El-Ahmar tarafından fethedildi ve Nasrid Krallığının bir parçası oldu. İspanya’da 1238’den 1492’ye kadar Granada Emirliği’ni yöneten son Arap Müslüman hanedanlığı Nasrid Krallığı olarak bilinir. Bu dönemde Alcazaba yeniden düzenlendi ve yenilendi. Binanın kayalık zeminde yenilenmesi çarpıcı bir biçimde Nasrid Sarayı görünümündeydi. Savunma amaçlı bir Arap sarayının güzellik özelliklerini bir araya getirdi.
7 Mart 2015 Cumartesi, Malaga…
Endülüs’ün giriş kapısı olarak bilinen Malaga şehrindeyiz. Endülüs Bölgesinin ikinci büyük şehridir Malaga. Endülüs olarak bildiğimiz bölge, İspanyollar tarafından Andalucia olarak adlandırılmış. 40 milyon nüfuslu İspanya’nın 17 özerk bölgesinden biri. Müslüman İspanya’ya atfen kullanılan bir kelime Endülüs…
Andalucia sekiz idari birimden ya da İl’den oluşuyor. En büyük il olan Seville bölgenin de başkenti. İkinci büyük il olan Malaga Endülüs’e yolculuk yapanların giriş kapısı olarak biliniyor.
Gezginlerin, özellikle Müslüman Arapların, Dünyadaki Cennet olarak tanımladıkları Malaga yılın 300 günü güneşli olup, Costa del Sol olarak adlandırılan Güneş kıyıları dünyanın en iyi plajlarını barındırıyor.
Endülüs Özerk Topluluğunda, kıyı kasabalarından ve yerleşim yerlerinden oluşan bir bölgedir Costa del Sol. Bir bakıma Malaga’ nın kıyı şerididir. Yabancı konuklar içinse Costa del Sol, Dünyanın en iyi plajları demektir
Muelle Uno olarak adlandırılan Modern Malaga limanının kuzeydeki Park Caddesine (Paseo Parque) geçiyorum. Karşımda Turizm Danışma Ofisi, solumda ise turistleri gezdirmek için sıralanmış faytonlar var.
Park Caddesinde doğuya doğru ilerlemeye başlıyorum. İlk gözüme çarpan caddenin her iki tarafında yer alan tropik parklar. Paseo Espana olarak adlandırılan yer Doğa Koruma Alanı olup, 100 yıllık bir parkı temsil ediyor.
Muelle Uno olarak adlandırılan Modern Malaga limanının yenilenmesi ve yeniden yapılandırılması sırasında, parkın ortasından geçen 700 metre uzunluğunda bir etkinlik caddesi oluşturularak Paseo Parque olarak adlandırılmış. Malaga’daki festivallerin düzenlendiği bir cadde olarak biliniyor.
Malaga Picasso’nun doğduğu ve çocukluğunu geçirdiği şehir aynı zamanda. O yüzden adım başı Picasso ile ilgili olarak ‘’Burada oturmuştu, burada okula gitmişti.’’ şeklinde tabela ya da bilgiye rastlamak mümkün. Malaga’ daki Picasso müzesi görülmeye değer yerlerden biri. Zamanımız olursa gezmeyi düşünüyoruz.
Malaga, deniz kenarında olması nedeniyle, üç bin yıllık tarihi içinde hep önemli bir liman ve ticaret kenti olmuş. İlk ismi Malaca… “Malac” kelimesinin “tuz” anlamına geldiğini öğreniyoruz. Bölgede balık tuzlamanın önemli bir iş kolu olması, bu ismi daha da inandırıcı kılıyor. 711’de Endülüs egemenliğine girmiş. Önemli bir liman kenti olarak varlığını sürdüren Malaga, 1487’de, Kraliçe Isabella ve Ferdinand’a son teslim olan kentlerden biri olmuş.